Yüzyılın felaketinin üzerinden 18 gün geçti.
Binlerce vatandaşın hayatını kaybettiği depremlerin ardından geriye acı hikayeler kaldı.
Kahramanmaraş’ta 11 ili etkileyen depremler binlerce konutu enkaza çevirdi.
10 binden fazla ev ağır hasar gördü
Şehir genelinde 2500 bina yıkıldı, 10 binden fazla bina ağır hasar gördü ve 12 binden fazla insan hayatını kaybetti.
Plaka bile kırılmadı
Hasar tespit çalışmalarında 2 bin 412 bina için ‘acil yıkım’ kararı verildi.
Onikisubat ilçesi İsmet Karaokur Bulvarı üzerindeki bir binanın alt katında yer alan züccaciye dükkanında vitrin ve masaların hareket bile etmediği görüldü.
“Kimse kimseyi duymuyor ve görmüyor”
Dükkanın sahibi Cengizhan Kabil, eşi ve kızıyla birlikte evlerinde depreme yakalandıklarını belirterek, şöyle konuştu:
Depremi evde yaşadık. Sabah bir sarsıntı ve gürültüyle uyandık. Eşimle konuşmadan anlaştık. O benim gözlerime baktı, ben onun gözlerine. Birimiz bir kızımıza, diğerimiz diğer kızımıza gittik.
Dördümüz ortak bir yerde bazanın yanında top gibi olduk. ‘Yıkılsın da bu korku bitsin’ dedim. Eğer düşersek, muhtemelen bizi bir şekilde kurtarırlar. Madem bekledik ‘Bu korku bitecek’. Teşekkür ederim; Kurtulduk, düştük. Aşağıda, her yer bir kıyamet yeri gibidir. Kimse kimseyi duymuyor ve görmüyor.
Eşim doktor, acil tıp uzmanı. “Hemen hastaneye gitmem gerekiyor” dedi. Bir süre hastane bahçesinde kaldık. Dükkanım var, dükkanım var ama ilk gün aklıma geldi. Dükkanıma geldiğimde her şeyin dağılma riskini aldım.
Sadece camım, pencerem, pencerem yerinde kalsın diye rastgele yağma olmasın diye düşündüm. Tek umudum buydu. Çok şükür geldik baktık cam sağlam. İçeri girdiğimizde o anın heyecanı ve paniğiyle baktık. ‘Çok şükür bir şey olmadı’ dedik ve gittik. ‘Nasıl olmadı, nasıl yok olmadı?’ biz söylemedik Mağazamızı kapattık.
“İşini doğru yapan arkadaşlarımız var ve binaları aslan gibi”
Mağazadaki birçok eşyanın kırılgan olduğunu anlatan Kabul, duygularını şu şekilde dile getirdi:
Bana ‘Bunu nasıl karşılıyorsunuz?’ diye sordu. onlar sorar. ben de senin kadar şaşırdım
Yapanlar ödüllendirilmeli. Sadece bu binanın müteahhidi için değil. Kahramanmaraş’ta böyle yapılar çok var. İşini hakkıyla yapan birçok müteahhit arkadaşımız var. İşini doğru yapan arkadaşlarımız var ve binaları aslan gibi.
“Doğru olanı yapanlar hayretle boşluğa bakıyor”
İşini doğru yapmanın değerine dikkat çeken Kabul, sözlerini şöyle sürdürdü:
Keşke bütün dükkanım yıkılsa da böyle bir felaket yaşamasaydık. Kamerayı açtım artçı sarsıntının toz bulutu düşmedikçe deprem olduğunu anlamazsınız bile. Sadece 3-4 tabak düştü.
Hatta eşim ‘melekler gelip yakaladı herhalde’ diye takılıyor. Helal paradır. Helal kazandın diye çok yazıyorlar. Helalden kazandık çok şükür ama diğer helak olanlar haram mıydı? Haramdan kazanılır mı?
Ne yazık; İşini hakkıyla yapanlara sanki uzaya adım atmış gibi hayretle bakılıyor. Olması gereken bu. İşimizi hak için yaparsak inşallah bir daha böyle felaketlerle karşılaşmayız.
O anlar kameralara yansıdı.
Kahramanmaraş’ta meydana gelen ilk deprem züccaciye dükkanının güvenlik kamerasına da yansıdı.
Görsellerde; Yaşanan büyük depreme rağmen binada rastgele bir tahribatın olmadığı, bardak, tabak, tencere, kaşık, çatal, bıçak gibi eserlerin yerinden bile kıpırdamadığı görüldü.
